Yaşlanmak ..
Yaşlanmak, bir dağa tırmanmak gibidir, çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır ama görüş alanınız genişler. William E. Gladstone ( 40 Yaş - sozleri.org )
Yaşlanmak, bir dağa tırmanmak gibidir, çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır ama görüş alanınız genişler. William E. Gladstone ( 40 Yaş - sozleri.org )
40 yaşımdan başka yaşlanmak istemiyorum.
Asıl üzüntü veren yaşlanmak değil, uslanmak. Tomris Uyar
Nefesim kalbim canım içi bir tanecik sevgilim! Bu hayatta yalnızca seni yaşamak ve seninle yaşlanmak istiyorum. Yalnızlığımı hüznümü acılarımı sevincimi mutluluğumu kısacası hayata dair her duyguyu yalnızca seninle paylaşmak istiyorum. Beni yalnızlığımdan kopartıp güneş dolu aydınlık günlere taşıyan sensin! Nefes aldığımı yaşadığımı ve huzurun gerçek manasını seninle öğrendim. Benim güzel gözlü biricik sevgilim! En güzel hayallerimin kahramanısın. Şunu bil ki seninle en güzel günlerimiz henüz hiç yaşamadıklarımız. Mutlu ve güzel bir gelecek bizim olacak. Ellerimizin sıcaklığında gökyüzünü doyasıya izleyeceğiz kayan yıldızlara bakıp en güzel dileklerimizi tutacağız. Birbirimize olan özlemimiz ve hasretimiz elbet bir gün bitecek! Ancak sana olan sevgim hiç ama hiç bitmeyecek. Canım Sevgilim! Sen kalbimde sakladığım ve hiç kimsenin oradan çıkartamayacağı en özel yerdesin! Unutmaya asla kıyamadığım ve hasretine dayanamadığım aşkın adısın Sen! Çünkü tüm benliğimle seni çok seviyorum. Çünkü Sen bu hayatta başıma gelen en güzel şeysin! Beni hayatın karanlığından kurtaran ve içimin bahar çiçekleriyle cıvıl cıvıl renklenmesini sağlayansın. Yüreğin o kadar engin ve saf ki ancak seninle bütün kara bulutlar dağılır gökkuşağı gönlümde ancak seninle parelenir. Gülümsemen sanki her yerimi sarmış durumda o sevecen ve samimi bakışların her an gözlerimin önünde. Seni görmek bile tüm sorunlarımı unutmaya ve beni mutlu etmeye yetiyor! Rabbim son nefesime kadar sadece senin gözlerine bakmayı nasip etsin! Seni çok ama çok seviyorum! Bunu aklından hiç çıkartma.
Seni özleyerek yaşlanmak da güzeldi. Çünkü sen buğulu bir camın ardından izlediğim hayatın yarısısın. Sen sağanakla gelen sabahlarda çok eski, çok eski bir şarkının adısın. Yılmaz Odabaşı
Susuyor çünkü o anlaşılmayı denedi. Gülüyor çünkü ağlamanın zararından başka bir faydasını görmedi. Bakıyor, ama dalgın, konuşuyor ama sessiz. İşte budur diyoruz yaşlanmak. Daha gelmeden yirmisine, ölü gözlere sahip olmak.